Yolda Olmak

 

Bu yazımda her zaman olduğu gibi yolun ve yolda olmanın anlamını kendimce aramaya çalışıyorum.

Lisede felsefe dersi öğretmenimin sık sık bize hatırlattığı Karl Jaspers'in "Felsefe yolda olmaktır." sözüyle başlamak istiyorum. Herkes kendi hikayesini güzel anlatmak için çıktığı yolları anlatıyor vardığı menzili değil. Hikâye herkesçe güzel ve biricik olmalı. Siz bu koca evrende teksiniz, hikayeniz de böyle olmalı. Bundan dolayı yollarımız da hep farklı oluyor.

Yol nedir? Yolculuk nedir, ne zaman biter?

Bu dünyada biten her şey yeni başlamıştır diyeyim de afili olsun, belki başkası önceden söylemiştir. Bitmiyor efendim bir şeyler hep devinim halinde. Her şey akış halinde, herkes biraz da feylesof değil midir Jaspers'e göre. Beş gündür yoldayım, yoldayım derken seyyahlığa soyunduğum zannedilmesin. Zamane vasıtalarıyla birkaç memlekete gittim geldim. Hep hoşuma giden bana ayrı bir zihin faaliyetleri sunan tek başınalık eşlik etti bu beş günde. Seksen günde devri âlem mi yaptım da anlatıyorum bunu, hayır! Ebedi hikâyeye yeni sahneler ekmeye çalışıyoruz, ana karakter olacağız hepimiz bir gün.

Tek geldik tek gideceğiz ya yolda da tek oluyoruz, bize kim olduğumuzu hatırlatıyor yolculuk. Yeni yerleri görüp yeni insanlarla tanıştıkça bu küçücük gezegende türlü türlü çehrelere şahit oluyorsunuz. Başka dertlerle dertlenip başka ağlayıp bir başka gülüyorsunuz. Eve dönmek aklınıza gelmiyor. Bir kuş misali, dün neredeydim bugün nerede diyorsunuz. Hal böyle olunca bir yerlere kalıcı olarak yerleşme fikri de bir şeyler istifleyip biriktirme fikri de uçup gidiyor. Bir insan bir anı, samimi bir gülüş biriktireyim diyor, yeni bir sohbete katılıyorsunuz. Boynunuza anahtarlar asmıyorsunuz çünkü ev yok, belinize yük yüklemiyorsunuz çünkü yer yok. Bir lokma bir hırkacılar da böyle miydi dersiniz?

Üç ayrı yere misafir oldum, eşikte bırakmadılar sağ olsunlar. Her yerde ayrı dert ayrı tasa vardı hepsinde, dinlemekten başka bir şey yapamadım. Belki de dinlenilmek istiyorlardı, reçete buydu belki, birinin enine boyuna dertlerini dinlemesi. Bazen sadece Güzin ablalık yaparak da birine yardımcı olabilir insan. Nasibin yeni formlarıyla tanışmak, kısmetin yeni yüzünü görmek gibi yolda olmak. Uzun o yollarda pencereden dalıp uzaklara bakmak, ağaçları, dağları aşmak sanki hiç bitmeyecek sanki bir sonsuzluk penceresi.

Güzel hikayeleri yolda dinleriz, biri bir yolculuğa başlar, yollar kesişir. Yol arkadaşlığı denen bir şey var, aynı yolda olmak için yoldaş kelimesi var. Tabii her şeyin hayırlısı istenir ya yolda olmanın da hayırlısını dileyelim. 

Benim için yol sürekli yeni şeyler denemek, yapamamak, yürümek bir son durağa varmamak gibi. Bir İnşirah ferahlığıyla "Bir işi bitirdiğinde diğerine koyul" demek yolda olmak. Mütemadiyen yenilenen fikirlerden müteşekkil olmak. Gezmek, görmek, fikir uçurmak. Yürüyelim.

Niyet ettim yollarımı temiz tutup hikayemi güzelleştirmeye. Birlikte yeni hikayelerde yeni yollarda buluşmak dileğiyle.

Mustafa Diker 14.07.2023

Yorumlar

Popüler Yayınlar